Ana içeriğe atla

ORMANLARI KİM YAKIYOR!

    28 Temmuz 2021 yılında Antalya’nın Manavgat ilçesinde bir orman yangını başladı. Yangının üzerine 10 günden daha fazla zaman geçmesine rağmen, hala tamamen söndürülebilmiş değil. Bu yangının sebebi şimdilik bilinmese bile bir sebebi olmalı. Bunun üç ihtimali olabilir:

Birincisi İhmal ve Dikkatsizlik, ikincisi kasıtlı çıkarılan bir yangın, üçüncüsüyse doğal bir süreç.

2016 yılında Orman ve Su işleri bakanı, Türkiye’deki orman yangınlarının %87 sinin insan kaynaklı olduğunu belirtti. Yani ormanların yok edilmesindeki en büyük pay, insanlara ait. Peki insanlar orman arazilerini neden yok ediyor? Şimdi diyebilirsiniz ki “Her şey apaçık ortada. Görmüyor musun işte manzaralı orman yangınları. Otel motel dikicekler.”

Ancak Anayasanın 169. Maddesinde şöyle yazıyor:

 Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz.

Ancak tabiki “anayasada yazmasına rağmen uygulamada farklı durumlar görebiliyoruz” diyenler olabilir. Örneğin 2007 yılının temmuz ayında Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Güvercinlik köyünde öğleden önce bir orman yangını başladı. 238 hektarlık bölge kül oldu. Bölgedeki yangından sonra Muğla Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, alanın kesinlikle imara açılmayacağını ve tekrar yeşillendirileceğini söylemişti.2007 yılında ağaçlık bir yer olan bu bölgede yıllar sonra 2012, 2016, ve 2018 yıllarında 3 tane otel açıldı. Aslında halk tepki göstermiş ancak Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, söz konusu tahsis haklarının kendilerine önceden verildiğini ve hukuki olarak görmezden gelemeyeceklerini söylemiş.

Aslında bu olaylar biraz siyasi olduğu için okuduğum bazı internet siteleri a partisini kötülerken, bazı siteler de a partisini savunuyordu. Yani işin doğrusu nedir tam olarak anlayamadım. Sadece böyle bir olay yaşanmış ve anlatmak istedim.

Bu arada 2007 yılında yanan orman arazisi üzerine inşaa edilen otel, geçen hafta ülkemizde çıkan yangından olumsuz yönde etkilendi.

İşte bu çıkan yangın akıllara yine benzer soruyu getiriyor. Acaba bölgeye yeni oteller kurulacak mı? Göreceğiz.

Aslında Dünya geneline baktığımız zaman yangınlar sadece Türkiye’yi sarmadı. Tüm Dünya yanıyor!

Dünya yangın haritalarını canlı olarak izleyebileceğimiz birkaç site var. Bunlardan birisi de NASA FIRMS. Haritada görülen kırmızı noktalar, aktif yangın yerlerini gösteriyor. Geçtiğimiz bir haftadaki yangın verilerine bakarsak, Dünyada bu hafta içerisinde yanmış ve halen yanan yangın bölgelerini görebiliriz.

Elbette insanların yangınlarda büyük rolü var. Bu rol sadece bireyselliğe indirgenmemeli. Örneğin iklim değişimi, doğrudan insanların sebep olduğu bir durum ve iklim değişimiyle kuraklıklar artıyor, nem azalıyor. Bu da orman yangınlarına yol açan bir neden. Eğer bu yangınların sebebi küresel ısınmaysa bu da yine insanların sebep olduğu bir yangın olduğu anlamına gelir. Ancak şu da unutulmamalıdır ki yangın da bir doğa olayıdır. Ateş doğal bir olgudur ve doğa varlığıyla birlikte evrimleşmiştir. Çoğu ekosistem ölü organik maddeleri temizledikleri için periyodik yangınlardan yararlanır ve bazı bitki ve hayvan popülasyonları hayatta kalmak ve üremek için ateşin sağladığı faydalara ihtiyaç duyar. Örneğin Karner mavi kelebek tırtılının tek besin kaynağı yabani acı bakla denilen bir bitkidir.  Yabani acı bakla bitkisi içinde gelişeceği bir ekosistem dengesini korumak için ateşe ihtiyaç duyar. Yani ateş olmazsa bu bitki gelişmez ve tırtıllar metamorfoz geçirip kelebek olamazlar.

Anlattıklarım yanlış anlaşılmasın, orman yangınlarını “zaten doğal bir süreç” diye geçiştirmenin doğru olduğunu savunmuyorum. Başta da alıntı yaptığım gibi orman yangınlarının %90 a yakını insan kaynaklı. Ben sadece doğal bir olay olabileceği ihtimalinden de bahsetmek istedim.

2019 da Avustralya yanıyordu. 2020 de Sibirya ve Kaliforniya yanıyordu. Uzmanlar bu yangınların sebebini küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliklerine bağlıyorlar. Evet, yangınlar bazen biyolojik çeşitliliği destekler. Ancak bu günlerde yaşanan yangınlar Küresel ısınmanın Türkiye’deki yıkıcı etkisini göstermektedir.

Küresel ısınmayı önlemek için alınan önlemler, temel olarak sera gazı salınımını azaltmaya yönelik alınmaktadır. Kyoto protololü ve Paris antlaşması gibi doğaya sera gazı salınımının azaltılması için hazırlanan yazıları imzalamayan ülkeler de var. Türkiye, Paris anlaşmasını hala imzalamamış 7 ülkeden biri. İmzalanmama sebebiyse dışişleri bakanlığının sitesinde uzun uzun anlatılmış.

İnsanlar Dünya’nın sanayi devrimi öncesine göre yaklaşık 1 derece ısınmasına neden oldu. Küresel ısınma şimdiden etkilerini göstermeye başladı. Seragazı emisyonları bu şekilde devam ederse küresel ısınmanın 2050ye kadar 1,5 dereceyi geçeceği tahmin ediliyor. Hükumetlerarası iklim değişikliği panelinin sitesine göre 2 derecelik bir küresel ısınmanın sonucunda orman yangınlarının, aşırı hava olaylarının ve hastalıkların yayılmasının riskinin de bu güne göre daha çok artacağını hatta bazı türlerin 1,5 derecedeki artışa göre yok olma riskinin daha çok olacağını anlatan bir rapor yayımladı.

Doğa neden böyle davranıyor, neden kasırgalar, yangınlar doğal felaketler bir türlü bitmek bilmiyor; sebebini anlamak o kadar da zor değil. Oysa bunlara karşı gereken tedbirleri zamanında alamayanları, almayanları anlamak çok zor.

 

 

KAYNAKÇA

https://www.ogm.gov.tr/tr/haberler/bakanimiz-orman-yanginlari-degerlendirme-basin-toplantisi-duzenledi  Yüzde 87’si tamamen insan kaynaklıdır.

https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tc_anayasasi.maddeler?p3=169 169. Madde

https://www.hurriyet.com.tr/video/agaclandiracagiz-dedikleri-koyda-titanic-yukseliyor-36120623

https://altin.us/yaktiklari-sahil-ormanina-titanic-oteli-kondurdular/#main

https://www.nationalgeographic.org/article/ecological-benefits-fire/

https://www.mfa.gov.tr/paris-anlasmasi.tr.mfa dışişleri bakanlığı paris anlaşması

https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/iklim-degisikliginde-1-5-derece-uyarisi/1478623  1,5 derece sınırını geçersek ne olur?

https://www.birbucukderece.com/15derecerapor/

https://www.ipcc.ch/sr15/  Hükumetlerarası iklim değişikliği panelinin sitesi

https://yetkinreport.com/en/2021/07/30/global-warming-triggers-forest-fires-in-turkey/

https://www.youtube.com/watch?v=16mt0mTXF7g&t=11s Barış Özcan: Avustralya Neden Yanıyor?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lizbon Günübirlik Tur Rehberi | Lizbon / PORTEKİZ

  Herkese merhabalar. Portekiz/Coimbra’da Erasmus yapıyorum. Bugün Lizbon’a gideceğim. Sadece ilk durağımız olan Terreiro da Paço’ya metro aracılığıyla geldim. Ondan sonrasını yürüyerek devam ettim. Rotamın son durağından ise otobüsle tekrar otogara geçerek Coimbra’ya döndüm. İsterseniz turumuza başlayalım.  1.       Lizbon Katedrali, Largo da Sé 1, 1100-585 Lisboa Burası lizbon katedrali. 12. Yy da inşa edilmiş ve Lizbon şehrinin en eski katedralidir. Burası eskiden Araplar tarafından cami olarak kullanılmış ama sonradan portekizin ilk kralı buradaki camiyi yıkıp yerine bu katedrali inşa ettirmiş. Bu nedenle sadece ibadet merkezi olarak değil Arapların geri dönmesine karşın kale olarak kullanılmış. Daha sonraları depremlerden etkilenmiş ve farklı değişimlere uğramış. Ama O günlerden günümüze kadar gelmeyi başarmış. Aynı zamanda yine bu yol üzerinden geçen meşhur “28 no lu tramvay” ı görüyoruz. Eğer isterseniz binme imkanınız tabiki var. Ama biz ...

Ayaklarınla da tat alabilirsin

      Size bir soru: Hangi canlı ayaklarıyla tat alabilir? Siz bunu düşünürken ben hem cevabı hazırlayım hem de biraz bir şeyler anlatayım. Bildiğiniz gibi canlılar birbirlerinden farklı özelliklere sahiptir. Aslında bu her canlıya verilmiş bir süper güçtür. Önemli bir güçtür. Ama o türe ait her canlıda bu güç bulunduğu için pekte önemli değildir. Mesela köpeklerin burnu insanlara göre binlerce kat daha fazla koku ayrıt eder. Köpek balıkları suyun içindeki kan kokusunu kilometrelerce öteden alır. Çitalar saatte 100km hıza kadar ulaşabilir, elektrikli yılan balıkları elektrik üretebilir aynı şekilde vatoz balıkları da öyle. Kaplumbağalar çok uzun yaşayabilirler. Tembel hayvan günün 18 saatini uyuyarak geçirebilir. Bu da bir süper güç sonuçta. Ağaçlar ve su yosunları oksijen üretir. Keçilerin göz bebekleri dikdörtgendir. Kuşlar uçar, balıklar suyun altında solunum yapar daha binlerce şey sayılabilir. Bizim sorumuza gelelim. Hangi canlı ayaklarıyla tat alabilir? İşte bu...

SEWOL FACİASI

     16 Nisan 2014 saat 07:30 Güney Kore’de Sewol feribotu ağırlıkta lise öğrencileriyle beraber toplamda 476 kişiyi taşıyordu. Üçüncü kaptan Park Han-kyul ve  dümenci  yani ikinci kaptan Cho Joon-ki dümendeydi. Geminin Maenggol Kanalı'na  girmesine yaklaşık 4 km kalmıştı. Saat 08:20 Üçüncü kaptan,   ikinci kaptana direksiyon sisteminin otomatik pilottan manuel direksiyona geçirmesini söyledi. Çünkü Maenggol Kanalı, bir gemiyi içinden geçirirken aşırı dikkatli olmayı gerektiren güçlü sualtı akıntılarına sahipti. Olay anında koşullar sakindi ve Sewol sıklıkla kullanılan bir rotayı izliyordu. Kanalın farklı bölgeleri sığ suları gibi tehlikelerle doluyken feribotun yolunda şimdilik böyle zorluklar yoktu. Kimilerine göre   ikinci kaptan bu yolu aşmak için yeterinde iyi ve deneyim sahibi değildi. Ancak Kore deniz güvenliği mahkemesi’nin soruşturma raporlarına göre aynı kaptanın farklı gemide birden çok kez bu kanaldan geç...